TBMM Dışişleri Komisyonu Üyesi ve İzmir Milletvekili Rifat Sait, Ekonomi Bakanlığı’nın, Türkiye’nin ihracatında stratejik öneme sahip ülkelerde kurmayı planladığı “lojistik merkezleri”nin, ürünlerin stoklanması, zamanında teslimatı gibi sorunları ortadan kaldırarak 2023 ihracat hedeflerine ulaşılmasını kolaylaştıracağını söyledi.
Sait, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile önceki günlerde gerçekleştirdikleri Viyana ziyaretinde, Türkiye’nin ihracatta 2023 yılı için konulan 500 milyar dolarlık ihracat hedefine yönelik yeni bir atılımın gündeme geldiğini belirtti.
Bu noktada, Türkiye’ye 4 saatlik uçak mesafesinde bulunan 200 ülkenin ülke ihracatı açısından stratejik önemde değerlendirildiğini ifade eden Sait, “Bu bölgeler içerisinde Ekonomi Bakanlığımızın hayata geçirmeyi düşündüğü önemli bir çalışma var; stratejik lojistik merkezleri. Bazı ürünlerde mesafe sorunları yaşanabiliyor. Bu yüzden Ekonomi Bakanlığımız stratejik lojistik merkezleri kurarak ürünlerin stoklanması, zamanında teslimatı gibi sorunları ortadan kaldırmayı amaçlıyor” dedi.
Sait, bu merkezlerin, yakın ülkelerin yanı sıra ABD gibi uzak, ancak büyük pazarlar için de kurulmasının düşünüldüğünü dile getirerek, “ABD’de Türk ürünlerine talep var, ama ürünü oraya göndermekte lojistik açıdan sorun yaşanabiliyor. Bu merkezin orada kurulması halinde bu talepleri karşılarken sıkıntılar ortadan kalkar” diye konuştu.
Bu çerçevede, Güney Rusya’da bir lojistik merkezi kurulmasına yönelik, ilgili kamu ve özel sektör kuruluşlarının da katılımıyla çalışmaların devam ettiğini, diğer yandan ihtiyaç ve talep analizlerine göre, başta ABD ve Romanya olmak üzere diğer ülkelerde de benzer çalışmaların başlatılmasının planlandığını bildirdi.
Rifat Sait, bu merkezlerin kurulması halinde ihracattaki 2023 hedefi için büyük bir adım atılmış olacağını bildirdi.
-“Hizmet ihracatına” da destek-
Ürün ihracatının yanında hizmet ihracatı olarak da değerlendirilebilecek, yurt içinde hizmet sunumu yoluyla ülkeye döviz girdisi sağlanmasına da büyük önem verildiğini belirten Sait, bu alanların başında da sağlık sektörünün geldiğini söyledi.
Sait, Ekonomi Bakanlığı’nın sağlık alanında, yurt dışından getirilecek hastanın uçak masraflarının karşılanması gibi önemli teşvikleri olduğunu, ancak bu teşviklerin henüz yüzde 10’unun bile kullanılmadığına işaret ederek, şunları kaydetti:
“Türk sağlık sektörü fiyat avantajıyla önemli bir rekabet gücüne sahip. Mesela ameliyatlar, ABD’dekinden çok çok daha ucuza gerçekleştiriliyor, ayrıca hekim kalitesi de çok yüksek. Bunun dışında Ekonomi Bakanlığımızın teşvikleri burada önemli. Yurt dışından hasta getirildiğinde, uçak masrafı devlet tarafından karşılanıyor. Kosova ile Türkiye arasındaki sağlık anlaşmasından yararlanmak lazım. Kosova hastalarını Türkiye’ye getiriyor.”
Türkiye’ye gelen yabancı hasta sayısını arttırmak için yurt dışı sigorta şirketlerini devreye alınması gerektiğini kaydeden Sait, bunun için de planlama yapılması oralardaki sigorta şirketleriyle direkt temasa geçilmesi gerektiğini söyledi.
Burimi: Messenger juaj
Bëhu i pari që komenton