Udhëzim për evakuimin e zonave të rekreacionit për rrugën e urës së tretë

  1. köprü yolu için mesire yerlerine boşaltın talimatı : Ağır tonajlı araçların yeni güzergâhı olacak Kuzey Marmara Otoyolu’nda çalışmalar devam ediyor. Karayolları Genel Müdürlüğü son olarak Sarıyer Uskumruköy’deki kır restoranlarına tebligat göndererek tesislerin boşaltılmasını istedi. İşletme sahipleri 30 yıldır bulundukları bölgeden kamu gücüyle çıkartıldıklarını belirtiyor.
    İstanbul’a yapılan üçüncü köprünün bağlantı yollarını oluşturan Kuzey Marmara Otoyolu’nda çalışmalar hızla sürüyor. Yavuz Sultan Selim adı verilen üçüncü köprünün ayakları tamamlanmak üzere. Köprüye gelen yollarda viyadüklerin bulunduğu güzergahtaki kır restoranlarıyla ilgili alelacele kamulaştırma kararı çıktı. Geçtiğimiz ay Karayolları Genel Müdürlüğü, Sarıyer Uskumruköy’deki restoranlara tebligat göndererek onlarca dönüm üzerinde kurulu tesislerin boşaltılmasını istedi. 30 yıldır bölgede bulunan restoran sahipleri, köprü sebebiyle hayatlarının alt üst olduğunu ifade ediyor. Tapulu arazilerinin istimlak edilmesine şaşıran işletmeciler devletin gücü karşısında çaresiz kaldıklarını söylüyor. Viyadükün olduğu mevkide oturan yönetmen Osman Tolga ise proje sebebiyle tüm planlarının altüst olduğunu dile getiriyor. 12 yıl önce şehrin gürültüsünden kaçarak bölgeye yerleştiğini anlatan Tolga, bölgede doğal hayat bittiği için taşınacağını aktarıyor. Evinin penceresinden geçen yıla kadar orman manzarası izlediğini belirten Tolga “Artık viyadük manzaralı salonumuz var. Burada bülbül sesleriyle uyanıyorduk. Şimdi ise inşaat sesleriyle. Doğal hayat sekteye uğradı. Mecburen taşınacağız.” diyor.
    29 Mayıs 2014’te temeli atılan köprü ve otoyolun 2015’te tamamlanması hedefleniyor. 65 viyadükün bulunduğu projenin güzergahı ilk günden belli. Ancak geçtiğimiz ay Karayolları Genel Müdürlüğü, Sarıyer Uskumruköy’deki viyadükün yakınında bulunan kır restoranlarına tebligat göndererek onlarca dönüm üzerinde kurulu tesislerin boşaltılmasını istedi. Tapulu arazilerinin devlet eliyle istimlak edilmesi karşısında çaresiz kalan esnaf, 30 yıllık ekmek kapılarının kapanacağını belirtiyor.
    İsmini vermek istemeyen bir kır restoranı sahibi ise hiçbir kurumun kendileriyle görüşmediğini söylüyor. 1986 yılından beri bölgede olduğunu anlatan restoran sahibi, şu bilgileri verdi: “Bizim arazimiz 10 dönüm. Evimiz de işimiz de burada. Sebze bahçemiz, keçilerimiz, kazlarımız var. Proje ülkenin projesi, iyidir kötüdür geçtik. Ama bize hiçbir haber verilmedi. Bir baktık ki arazimiz istimlak tehlikesiyle karşı karşıya. Devlet bizi neye göre istimlak ediyor, bilgimiz yok. Köprü burnumuzun dibine geldi; ama ne yapılıyor bilgimiz yok. Arazimizden çıkmak istemiyoruz; ama devletle de baş edemeyiz. Evimizi taşımak istemiyoruz. Bahçemizin her yerinde emeğimiz var.”
    Köprü inşaatından önce işlerinin çok yoğun olduğuna dikkat çeken işletme sahibi “Şimdi doğru düzgün kimse gelmiyor. 24 saat iş makinelerinin gürültüsü altındayız. Bize iki yıl önce haber verselerdi biz de yolumuzu çizerdik. Ama bir ay önce tebligat geldi. Ne yapacağımızı bilmiyoruz.” dedi. Bir başka kır restoranı sahibi Hasan Er ise köprü inşaatından ötürü büyük oranda müşteri kaybı yaşadıklarını aktarıyor. 35 yıldır bu bölgede işletmecilik yaptıklarını belirten Er, “Özellikle yaz aylarında işlerimiz çok iyiydi. İş makinelerinden, toz topraktan artık iyice mağdur olduk. Şimdi de kamulaştırılacak. Mecburen uyacağız. 4 dönüm arazimiz var. Devlet en azından değerini veriyor. Buradaki iş kapımız da kapanıyor.” dedi.
    Evin ortasında viyadük manzarası
    Söz konusu viyadük mevkisinde 12 yıldır yaşayan yönetmen Osman Tolga, evinin penceresinden geçen yıla kadar orman manzarası izlediğini anlatıyor. Bir yıl öncesinde bülbül sesleriyle güne başladıklarını ifade eden Tolga “Artık viyadük manzaralı salonumuz var. Şimdi 24 saat inşaat sesleri var. Ne jandarma, ne belediye, ne Büyükşehir Belediyesi bizimle ilgileniyor. Bir takvim var ona yetiştirmeye çalışıyorlar. Bizim istimlak durumumuz yok; ama mecburen taşınacağız. Artık buranın yaşanacak yeri kalmadı. Penceremin önü ormandı. Şimdi viyadük. Yüz binlerce ağaç kesildi. Bir yıl sonra gerçekten kullanılamaz hale gelecek. Köprüye çıkış vermeyeceğiz diyorlardı; ama 6 tane çıkış verdikleri söylentisi var.” diyor.

Bëhu i pari që komenton

lini një përgjigje

Adresa juaj e emailit nuk do të publikohet.


*